↬ 2019 nasıl geçti? 2020 dileklerim...


                새해 복 많이 받으세요 ❤ ❤ Mutlu Yıllar


↬ 2019 da gelip gitmişken neler olmuş, neler bitmiş bir de bu sene yazayım dedim. 
Geçen seneki yazım hala kararlılığını koruyorken bazı konularda değişen fikirlerim var. Kendimi değiştirdiğim yerler de çok fazla. Neler yapmışım kendi üstümde şu 12 ayda. Şaştım kaldım. Asla dediğim şeylerle başlamışım cümleye. O yüzden asla demeyin lütfen. Asla deyip başlayınca onu mutlaka gerçekleştiriyorsunuz çünkü. Bende de öyle oldu çoğu konuda, çoğu zaman. Kararsız ve aşırı kararlı (sizler buna inatçılık diyorsunuz ) olduğum yerlerde nasıl davranmışım. Hayatımı daha doğrusu 2019 yılımı önüme aldım bu yazıyı oluştururken. Kendimi çok fazla rezil ettim bu sene. Çok fazla konuştum. Çok fazla müzik dinledim. Çok çok kahve ve çay içmeye devam ettim. Yine de ben ben oldum ve çevresel hiçbir şeyle değişmedim. İnsan olmaya, davranışlarıma dikkat etmeye devam ettim. Bazen toplumsal doğruları yıkıp kendi kafama göre takıldım. Toplumsal yargılar, kararlar beni benden alıyor. Seni sevmiyorum ataerkil toplum 😒. Kendi yolumu çizmeye kendimi bulmaya bir adım daha yaklaştım. Kendi düşüncelerimle hareket ettim. Kimsenin dolduruşuna gelip de hayatımı mahvetmek istemedim . Değişik kararlar verdim. Risk aldım. Hayatım, benliğim için yaptım bunu. Kendi yolum için. Sınava bir senemi daha vererek istediğim yeri tırnaklarımla almaya karar verdim. Aslında bir sene daha sınava değil de stresine yenik düşen kan şekerlerimi düzeltmeye feda ettim diyelim. ( Şimdi bazı insanlar sürekli hastalığını bahane ediyor diyecekler. Evet ben hastalığımı bahane eden bir deliyim. kabul ediyorummmm ) Geleceğim aslında hayallerim için olmak istediğim kişi için bir sene hiçbir şey ama çevresel faktörler var ya o çevresel faktörler.. Ah! ahhhh! Bu konuda çok çok uzun yazardım ama cici kişiliğimi sizlere harcayamayacağım. Kendimi geliştirmek için insanlardan kaçmaya başladım. Yeni neslin sorunu bu bozuk kişilikler. Ailesinin yetiştiremediği insanlarla biz uğraşmak zorunda kalıyoruz ona yanıyorum. Kişiliği oturmamış, iletişim yeteneği sıfır, karşısındakiyle empati kuramayan insanlarla karşılaşıp duruyorum. Mıknatıs gibi çekiyorum desem daha doğru olacak galiba. Hep böyle insanlar karşıma çıktığı için artık arkadaş istemiyorum hayatımda. Sosyal kişiliği zayıf olan ben hep böyle sorunla uğraşmak zorunda kalıyorum çünkü. Hep aynı son. Sonu değiştirmek benim kalemimden geçiyorsa o zaman ben de kalabalık ama yakın olmadığım bir çevreye sahip olmaya karar verdim. Çevremde insanlar olsun ama yalnız olayım. Kalabalık içinde tekim zaten. Benim için değişen bir şey olmayacak. Yine kendimi zorlamak durumunda kalmayacağım. İstemediğim şeyler yapmak zorunda olmayacağım. En önemlisi de başkalarını, durumları kafama takıp kendime sorun yaratmayacağım. Annem de artık kabul etmeli ki benim arkadaşlarım yazılarım, kalemim, bilgisayarım. 

Kararlar alarak ve uyuyarak yeni yıla girmeyi düşünüyorum. Bir gün tatilim var onu da televizyon başında geçiremem. Televizyon izlemeyi sevmem bu arada. Artık haber izlemeyi de bıraktım. Şiddet, cinayet haberlerine bir saniye bile dayanamıyorum. Haberlerde bu tür şeylerden besleniyor zaten. Ama bilmiyorlar ki ne kadar çok paylaşılır, izlenilirse bunun 10 katı kadar da bu olaylar artış gösteriyor. Artık yollarda rahatça yürümek bir kenarda dursun, insanlara yanlışlıkla çarpmak, otobüse binmek de bir o kadar korkutucu. Bunun için çok okumam gerektiğini biliyorum. Toplumun düzelmesinin tek yolu kişiliğimi düzgün tutmak. Bunu elimden geldiğince başarmaya çalışıyorum. Bu toplum içinde ne kadar sakin kalabileceğimi bilmiyorum. Hırçın kişiliğim beni hep zora sokuyor. Yanlış bir şey görünce uyarmadan, şikayet etmeden duramıyorum. Diğer insanlar suskun durmayı nasıl başarıyorlar bilemiyorum. Ama benim ruhum buna izin vermiyor. Etik benim için çok önemli. 
Katı çizgilerim var. Sınırlarım var. Bunun altında sinirli kişiliğim var. İnsanlar beni bu yüzden sevmiyorlar. Ne düşünüyorsam arkasından değil de yüzüne söylediğim için. Umarım beni de bu halimle kabul edecek insanlar olur çevremde. Yeni yıl bana, ruhuma iyi gelecek ruhlar katar umarım ki.
Bu sıralar üzerinde çalıştığım şey ise insanları görünümleriyle değerlendirmemek. Bunu ne kadar başarabiliyorum bilmiyorum ama kişiliği benimle uymayan herkesten hızla uzaklaşıyorum artık. Beni yanlış yola itecek insanlarla bir arada olmamam gerektiğini düşünüyorum. O insanları ben yanlış yoldan çekip alacak güce sahip değilim. Bu yüzden bu tarz karşılaşmalarda kendi yoluma bakıyorum . Konuşulanları önemsemiyorum. İnsanları hayatımdan uzak tutuyorum. Çünkü çevreme birilerini aldıkça da zarar görmeye başladım. Canım yanmaya başladı.  Bu seçici kişilikle de çevremde ''insan'' olur mu bilmiyorum. Onu bana zaman gösterecek. 
Zamanın geçmesi bir yandan güzel bir yandan kötü. Nasıl bir durum tam tanımı benim için yok. Bir sene de hayatına yeni şeyler eklemek, yeni insanlar, yeni çevreler gibi gibi. Bu sene yeni adım attığım bir çevrem oldu. Oradan ne kadar memnun ayrılacağım bunu yine zaman gösterecek. O çevrede bana ayrılan süre bittiğinde neler hissetmiş, yaşamış olacağım bu önemli olan. Yani hayatıma iz bırakacak kadar dokunabilmiş olacağı. Umarım ki güzel anılar biriktirerek sorunsuzca oradaki süremi bitirebilirim. 

Geçen yıl yazdığım gibi gelecek yıl da hayatımda iyi insanlar vardı diyebilirim umarım. Onu bu yıl için söyleyemeyeceğim. Hayatımdaki herkese karşı güvenimi ve sevgimi yitirdim. Artık sürekli sorgu içindeyim. Güvenebileceğim biri olacak mı hayatımda? Bu sorunun cevabı hiç sanmıyorum olmaz umarım. Olursa çok kırıcı olacak. Hayatınıza kimseyi alamıyorsunuz. Alsanız bile güvenemiyorsanız kalbinizde ne işi var o zaman. Herkes merhametini ve güvenilirliğini kaybettiyse nasıl yaşayacağız ki bundan sonra. Herkesten şüphe duyarak nasıl yaşanacak ki? Bunun cevabını alabileceğim güzel bir yıl olursun umarım. Umarım ve bilmiyorum kelimelerinin yerine kullanabileceğim yeni kelimeler katarsın bana. Huzurlu olduğum, sağlığımın öncesinden çok daha iyi olduğu ve kafamı kurcalamadığı zamanlar verirsin bana. Güvenebileceğim bir liman verirsin bana. Başarı verirsin. En önemlisi kişiliğimi benden almadan, benden bir şey eksiltmeden gelip geçersin. Bende olanları da hayatımdan almazsın.  

Bu yazdıklarımı aslında yeni yıldan istiyormuş gibi bir yanılgı oluşturmuş olmayayım. Zaten yeni yıl dediğimiz bir zaman kavramı değil mi. Ben aslında kendi içimdeki inançtan bunu istiyorum. Kendi kendime konuşarak aslında olması gerekenleri kalbime ve aklıma yazıyorum. Zaten burada yazdıklarım ruhumdan sizlere geliyor. Yani olması gerekeni bedenim çok iyi biliyor. Bilinçaltım çok üşengeç olduğundan her istediğim şeyi hemen gerçekleştiremiyorum. Tekrar tekrar içimde yapmam gerekenleri ve olması gerekenleri geçirirsem başarıya ulaşabileceğimi umuyorum. 

Ama ruhumu bu bulutlu havadan nasıl kurtaracağımı bilmiyorum. Canım her yandığında nereye sığacağım bu kalp ile. Nereye kadar elim solumda yürüyebileceğim.  Ne kadar çalışsam da istediğime ulaşabilecek miyim? Bunların cevabını ne zaman alabileceğim???






이...석  
많이 사랑한다

HAPPY NEW YEAR!              

Bana sağ tarafta bulunan iletişim kutusundan ya da gmail adresim leyden535@gmail.com adresinden iletilerinizle ulaşabilirsiniz.