↫엘리프 일기 ↫Elif'in Günlüğü ↫Elif's Diary ''Hayallerim var ama onları gerçekleştirmek için hiçbir şey yapmama nedenim gerçekleşebileceklerine inanmamak mı?'' ''나는 꿈을 꾼다. 그러나 내가 그들을하기 위해 무엇인가 할 수 있다고 믿지 않느냐?''


-Hastanenin mavi koridorlarını beraber arşınladığım şarkı-


(Sayfamı düzgün görüntüleyemiyorsanız lütfen masaüstü görünüme geçin!) 
Olabileceğine inanmak bu kadar zor olmamalıydı benim için. Şu zamana kadar yaptığım hiçbir şeyde kendimden emin olamadım. Hep bir yapamayacağım durumu söz konusu benim için. Sanırım bu yüzden bedenim denenen hiçbir ilacı kabul etmiyor. Kalbim ve aklım zıt çalışıyor. Aklım hiçbir zaman bana inanmıyor. Ama kalbim hep yanındayım diyor bana.
Sosyal fobi?? -Olabilir
Bende her şey olabilir. Neden kendime inanmıyorum. Hayallerim var ama onları gerçekleştirmek için hiçbir şey yapmama nedenim gerçekleşebileceklerine inanmamak mı? Kendime neden güven duymuyorum?
Her şeyi bu kadar derin düşünmemin sebebi ne? Hayatımı düzenlemeye çalışıyorum sonra baştan vazgeçtiğimi görüyorum. Sosyal çevremden hep olabildiğince kaçmış ben neden hastalığıma sığınıp iyice kabuğuma çekildim. Yoksa kabuğuma çekilmemi sağlayan rahatsız olduğum insan davranışlarının gün geçtikçe çarpıklaşıyor oluşu mu? Ya da gerçekten aralarında farklı olmak mı benim sorunum.
Eğer yazamasaydım tesellim ne olacaktı? Her şeyi de yazamadığımı fark ediyorum bir süredir aslında. Eskiden yazardım . Her durumu, her umutsuzluk ve mutluluğumu. Her duygumu yazardım. İnsan yıl kat ettikçe daha iyi görebiliyor bir şeyleri. Artık gördüğüm her şeyi yazamıyorum. ''Bir insana bir insan herhalde yeterdi, fakat o da olmayınca? demiş Sabahattin Ali''. Orada mıyım acaba? Kendimi kimseyle paylaşmamış olmam mı sorun yaratıyor bana?
Bekliyorum. Bekliyorum da ömür geçiyor. Her gün ne kaybettiğini bilmeden yaşamak zor oluyor işte. Hayatını kolayca silmek. Geleceğini silmek aslında. Bunu çoktan yaptım gibi hissediyorum. Ne bu vazgeçmişlik? Vazgeçmek neden bu kadar kolay? Belki elde edebilecekken bundan vazgeçmek. Ne yapmalıyım sorusunu ve neden sorusunu defalarca kendine sormak. Ne anlama geldiğini bilememek aslında benim şimdiki durumum bu. Ne yapsam ki? Canını sıkanları terk etmek mi? Olur mu ki ?
Hayatta her şeyden böyle kaçacak mıyım yani? Hiç sanmıyorum. Yanlış hipotez, geri dön Elif !
Hayattan ne bekliyorum ki? İstediklerimin ayaklarıma düşmesini mi? Hayat kimin önüne sermiş ki istediklerini. Biyografileri seviyorum ve orada görüyorum ki hep bir hayat mücadelesi var. Görüyorum aslında. Mücadele etmem gerektiğini, durmamam gerektiğini. Zirveye ulaşmak için ne yapmam gerektiğini biliyorum. Neden sorusunu bir kez daha soruyorum kendime. Neden hala en baştasın?, neden hala duruyorsun?



-EKLEMEK İSTEDİKLERİM VAR!-
Küçük dünyamın sayılı güzel insanları. Hayatıma girmiş ve beni ben yapan şeyleri kazanmamı sağlamış güzel insanlar. Bloğum gün geçtikçe daha çok görüntüleniyor. Görüntülemelerden maddi kazanç sağlamıyorum bloğumdan da ama herkes blog açmayı para kazanmak olarak algılamaya başladı. Maddi kazanç için sayfama reklam almam gerekiyor 😉, henüz bunu düşünmüyorum. Ve bu görüntülemelerdeki artış beni mutlu ediyor. Bloğum kendi duygularımı başkalarıyla paylaşmak için çok iyi bir başlangıç olmuş. Farklı tarzlara sahip bloggerlarla tanışmaya başladım. Kendi siteleri gerçekten mükemmel bloggerlarla. Son yıllarda sayıları artan sahte bloggerlardan bahsetmiyorum. Her canı isteyen blog açabiliyor çünkü. Sanal ortamlara da her yaştan insanın erişebildiği gibi. Çünkü İnternet artık herkesin at koşturabileceği bir yer haline geldi. Ne yaş ne statü ayrımı kaldı. Herkes herkese karışabiliyor, laf atabiliyor. İnternet kullanımı artık 3-4 yaşına kadar düşmüş iken hangi düzen ve kuraldan bahsetmen gerekiyor bilemiyorsun. Gerçi kuralların da son kullanma tarihi çoktan geçmiş insanlığa göre. Kurallara dikkat eden insan kaldı mı? Ya da kitaplar ve filmlerle yaşayan insanlar?
Sorunun cevabı sizde..



Sol tarafta açılır penceredeki iletişim formundan ya da gmail hesabım leyden535@gmail.com adresine göndereceğiniz iletileriniz ile benimle iletişime geçebilirsiniz. 

Bu sayfada yer alan fikir, tasarım, yazı ve fotoğraflar Elif Kaygusuzoğlu'na aittir ve 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserlerini Koruma Kanunu kapsamında koruma altındadır. İzinsiz olarak kopyalanması, kullanılması ve alıntı yapılması suç sayılmaktadır.